Takipçi Aslanın Ağzında!

Facebook, Instagram, Twitter, LikedIN ve diğer sosyal medya platformları. Günümüzde Toplumumuzun %90’ından fazlası 7’den 77’ye en az bir tanesinde profil sahibi. Bu durum tabii ki bir reklam mecrası olarak tüm reklam verenlerin ve biz ajansların iştahını kabartmakta. Tüm paydaşlar reklam pastasından yeterince pay almak için reklam vermenin belki de en uygun fiyatlı ve ölçümlemesi en kolay platformu olan dijital mecradan daha büyük pay alma peşindeler. Peki bu payı alırken nasıl bir yol izlenmeli?

Blogumuzun başlığında da belirttiğimiz gibi artık takipçi aslanın ağzında. Kısacası eskisi gibi sosyal medyada takipçi elde etmek hiç de kolay değil. Tabii ki takipçi sayısını artırmanın bazı inorganik(hileli) yolları mevcut ancak bir Türk firması 5000 tane Hintli veya Bangladeşli takipçiyi neden istesin. Şişirme takipçi yöntemiyle elde edilen takipçiler yalnızca görüntüden ibaret. Peki organik(reel) takipçi nasıl elde edilmeli bu konuda neler yapılmalı.

Tüm Sosyal Medya Paylaşımları Belirli Bir Kurumsal Yapıya Uymalı Ancak Sıkıcı Olmamalı!!!

Sosyal medya postları kesinlikle bir kurumsal yapıya uymalı ancak kurumsallık derdine düşerek sıkıcı paylaşımlar yapmak da reklam verene yarardan çok zarar verecektir. Bu noktada paylaşılan içerikler gerektiğinde gif, video vb. formatlarla desteklenmeli ve takipçilerin ilgisini çekmesi sağlanmalı.

Her gün Onlarca Post Paylaşmak Reklam Verene Zarar Verir

Sosyal medya takipçilerinin artık sürekli gelen spam postlardan sıkıldıkları göz önünde bulundurulduğunda her gün sürekli olarak benzer postları paylaşmak faydadan çok zarar getirecektir. Konuya dikkat edilerek içi dolu postlar paylaşılmalı ve uygun zaman aralıklarını bölünmeli, takipçilerin sıkılmamaları sağlanmalıdır.

Hedef Kitle Doğru Belirlenmeli

Tüm sosyal medya platformları reklam verirken bizlere hedef kitle belirleme imkanı sunmakta. Demografik yapı, ilgi alanı(doğruluğu tartışılsada), lokasyon vb. tüm dinamikler üzerinden hedef kitle belirlemesi yapılabilmekte. Bu sayede reklamı doğru hedef kitleye göstermek mümkün olacaktır. Kısacası parayı yanlış hedef kitle ile çöpe atmaya gerek yok.

Doğru Kampanyalar Belirlenmeli, Takipçiler Şaşırtılmalı

Reklam verenin hedef kitlesi belirlendikten sonra mutlaka firma yapısına uygun olarak gerekirse fiyat odaklı, gerekirse ürün odaklı veya hizmet veriliyorsa hizmet özelliklerini ön plana çıkartacak konuların üzerine gidilmeli. Bu noktada belki çeşitli hediyelerle veya çekiliş uygulamalarıyla takipçiler daha fazla oyunun içerisine sokulmalı. Bu sayede gönderi etkileşimleri artacağı gibi takipçi sayısında ciddi artışlar yakalanabilir.

Takipçi Sayısının Fazla Olması Sosyal Medyayı Doğru Kullanmak Anlamına Gelmez.

Çeşitli yöntemlerle veya çok uzun sürelerde elde edilmiş takipçiler gönderilerde etkileşime girmiyorlarsa sosyal medya mecraları doğru kullanılmıyor demektir. Örneğin; 200.000 takipçisi bulunan bir kurum düşünelim. Sosyal medya paylaşımları 20-30 beğeni ve/veya 1-2 yorum alıyorsa sosyal mecralar aktif kullanılamıyor demektir.

Son Olarak Bütçe Kullanmaktan Çekinmeyin

Bir firma hayal edelim. Ankara’nın veya başka bir Büyük Şehrin göbeğinde bir Kule Board kiralıyor olsun. Aylık ödeyeceği para minimum şartlarda 60.000 TL olacaktır. Bu Kule Board sayesinde ulaşılabilecek kişi sayısı ortalamalara bakarak 100.000-200.000 kişi arasındadır. Bu bütçeler sosyal medya mecralarına ayrıldığında milyonlarca kişiye ulaşmak işten bile değildir. Sosyal Medya platformları hafife alınmamalı, bilakis bütçelerin ciddi bir kısmı bu alana aktarılmalı diye düşünmekteyiz.

Son olarak rahatça bütçe analizi yapılabilecek, dilediğiniz zaman başlatıp dilediğiniz zaman durdurabileceğiniz reklam kampanyaları oluşturabileceğiniz, günümüzde inşaların çok ciddi zamanlarını tükettikleri Sosyal Medya mecrasında yer almıyorsanız kesinlikle yerinizi alın. Yer alıyor iseniz mutlaka reklam stratejilerinizi gözden geçirin ve doğru yolu bulun.